Yerel seçim öncesi siyasi kulisler hareketli.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bazı büyükşehirler için devam kararı alacağı yönündeki açıklamaları, yerel seçimin ilk startı oldu aslında.
Bu açıklamalar ışığında Mersin’in CHP adayı da çok büyük bir sürpriz olmazsa Vahap Seçer olacak.Seçer’in genel merkezin de halkın da memnuniyet testinden geçmesi bu karar da etkili oldu. Bu erken ve gayri resmi açıklama Seçer için hem moral, hem de konumlanma ve seçim stratejisi açısından da isabetliydi. Çünkü yıllar önce Büyükşehir Belediye Baskanligi gecikmiş bir karar nedeniyle MHP’ye geçmişti. Dönemin Belediye Başkanı Macit Özcan makamında otururken, aday olmayı beklerken, bir de parti içindeki rakipleriyle uğraşırken Kocamaz atı alıp Üskudar’ı geçmişti.
O dönemde Genel Başkan 3 dönem belediye başkanlığı yapmış bir siyasi aktörü değiştirmemekle doğru bir karar vermişti ama bu kararı neredeyse seçime bir kaç ay kala almıştı. İşte bu gecikme zaten 3 dönem sonunda yıpranmış bir Özcan için sonun başlangıcı olmuş ve başkanlık koltuğunu seçime kendisinden 1 yıl önce çalışmalara başlayan Burhanettin Kocamaz’a kaptırmıştı .
O nedenle gayri resmi olmasına rağmen Seçer ile yola devam kararının zamanlaması, Seçer’i zaten avantajlı olduğu seçimde bir adım daha öne geçirdi.
Peki Seçer neden avantajlı?
Çünkü herşeyden önce mevcut belediye başkanı.
Bir önceki seçim gibi tanınma ve bilinme ile ilgili bir sorunu yok.
Bazı siyasetçiler gibi iki yüzü yok. Tek yüzlü bir siyaset adamı, politikacı.
Hem aristokrat hemde gelenekçi bir dili var.
Ayrıca ve en önemlisi belediyecilikte doğru bir model oluşturdu. Doğru yerlere doğru dokunuşlar yaptı. Kimsenin girmediği noktalara girdi.
Görev yaptığı dönemde karşısına çıkan meclis çoğunluğu, ekonomik kriz ve pandemi gibi sorunlar nedeniyle belkide hedeflediği büyük yatırımları ertelemek zorunda kaldı ama insanı ertelemedi.
Avantajları bırakalım ve başa dönelim.
Genel Başkanın açıklamaları parti meclisinde karara bağlandığında Seçer rakibini beklemeye başlayacak.
Kimler kantara çıkacak.
Cumhur ittifakında belirsizlik sürüyor . Ama MHP’nin Mersin talebi hala sıcak . Ve ben Ak Parti’nin küçük ortağı ile bu kentin yerel yönetimi ile ilgili bir inatlasmanin içine gireceğini düşünmüyorum.
Zaten Ak Parti ve MHP arasında, özellikle aday üzerinden yaşanacak fikir ve doku uyuşmazlığının seçimin sonucuna büyük etki yapacağını düşünüyorum.
İttifakın, üzerinde uzlaşı sağlanacak bir aday uretemeyecegini düşünüyorum.
O yüzden aday ismi belirtmeyeceğim bu yazımda.
PEKİ KOCAMAZ NE YAPAR?
Öte yandan bir de Kocamaz faktörü olacak bu seçimin.
Onu da unutmamak lazım .
Kocamaz her ne kadar milletvekili olsa da belgesini yetiştiremedigi için (!) kantara çıkamadığı 2019 seciminin hala psikolojisini yaşıyor . Neredeyse her kürsüye çıktığında ve her açıklamasında Büyükşehir ya da Vahap Seçer var. Bu da Kocamaz’ın Seçer ile kapanmamış bir hesabı olduğuna işaret ediyor.
Bu nedenle Kocamaz’ın mindere çıkmak için can attığını söyleyebilirim.
Ama suyun dibini göremiyor.
Yapacağı en güzel iş suyu bulandırmak şu sıralar.
Ama hesap kitap ortada .
Yerel ve genel seçimlerde partisinin oy oranı belli.
2019 seçimlerinde Cumhur ittifakının adayı Hamit Tuna’ya ve Tarsus’ adayı Şevket Can’a seçimi kaybettiren faktörlerden biri olabilir Kocamaz, dönemin şartlarında.
Ama o dönemin şartları, ve artitmetiği şimdi yok.
Üstüne üstlük mücadele edeceği kişi Büyükşehir Belediye Başkanı olacak bu defa
Bu yüzden Kocamaz’ın kılını bile kıpırdatacağını düşünmüyorum.
Milletvekilliğini bırakıp Belediye Başkanı olmak için mindere çıkmak Kocamaz için dramatik bir jübileden ibaret olur ancak.
Uzun lafın kısası.
Bu seçim Seçer için 2019 dan daha kolay olacak gibi.
Çünkü Seçer herşeyden önce bir belediye başkanı .
Sevmeyeninin bile ADAM ÇALIŞIYOR dediği bir yerel idareci.
Parti tercihinin ikinci planda olduğu yerel seçimlerde bireysel tercih kıstasina son derece uygun bir aday.
Özellikle genel merkez siyasetinde, iddia ediyorum kurultaydan hangi sonuç çıkarsa çıksın, özgül ağırlığı ve gücünden hiçbir şey kaybetmeyecek bir siyasi karakter.
Son dönemlerde yerelde yaşadığı parti içi sorunları da doğru hamleler ve doğru siyasi aktörlerle toparlayan Seçer’in önünde, kendisini yeni donemde başkanlıktan alıkoyacak bir sorun da gözükmüyor.
Hepsini üstüste koyduğumuzda Seçer, rakipleri henüz belli olmamasına rağmen bu seçimin galibi olmaya en yakın aday.